Yollarda..

Bodrum'da tanıştığım Azeri bir kız vardı adı :Nazlıcan , bu onun gerçek adı mıydı, kendi mi uydurmuştu bilemiyorum ama arada sırada gelir bir aya yakın süre kalırdı.Onun nerede kaldığını, eşyalarını nerede tuttuğunu bilmezdim ama geldiği gibi bir şekilde karşılaşır, günlerce birlikte takılırdık
. Birlikte dolaşırken takılacak iki arkadaş bulunca haliyle eşli olarak gezer, dolaşırdık ama bir kere olsun Nazlıcan'ın benden ayrıyken nerede kaldığını hiç öğrenemedim. Yine ansızın kaybolur, olmadık zaman tekrar karşıma dikiliverirdi.

Azerbaycan'a    sık sık gider kızıyla ilgilenir, kalan zamanlar Bodrum'da takılırdı.Yine onun Bodrum'da olduğu bir gün bana Alanya'ya gitmeyi teklif etti, o zaman Talat adlı biriyle yeni tanışmıştım ve Talat benim Zeki'den sonra İzmir'e tekrar yerleşmeden önce yaşadığım ilk ciddi ilişkimdi, gerçi bir süre sonra etrafımdaki herkesle yattığı için ayrıldık ama sonuçta kısa süreli seks ilişkisi değildi her neyse Talat'a tek başıma Alanya'da çalışan erkek kardeşimin yanına gitmem gerektiğini söyleyerek yola çıktık.Maksat Nazlıcan'ı yalnız bırakmamaktı, Nazlıcan da daha önce Bodrum'da birlikte olduğu ve sonradan Alanya'da çalışmaya başlayan sevgilisini ziyarete gidecekti.

Cebimizde az miktar parayla gittik Alanya'ya , Nazlıcan'ın sevgilisi bir kaç gün her ihtiyacımızı karşılayıp, bizim biletimizi alıp geri yollayacaktı nasılsa.İki gün yedik,içtik eğlendikten sonra sevgilisinin arkadaşlarından biri bana musallat oldu,tabi adam haklı iki çift olalım, eğlenelim,takılalım istiyordu ama ben Talat'a bunu yapmazdım,yapamazdım, kaltaksam o kadar da değildim, ama elin adamı buna razı gelir mi, velhasıl baktım olacak gibi değil alıp başımı kaldığımız yerden ayrıldım, Nazlıcan bana bir saat sonra verdiği buluşma yerine gelip biletimi alıp göndereceğini söylediği için beş parasız büyük bir cesaretle Alanya otogarına yakın yerlerde dolanmaya başladım.

İki saat geçtiği halde yanıma gelmeyen Nazlıcan'dan umudumu kesmem bir saat daha sonrasını buldu, cep telefonu diye bir nesne henüz icat edilmediğinden arayacak yer yoktu ,zaten Alanya'nın biraz dışında kalan kaldığımız yerin telefonunu da bilmiyordum ki. Talat'ın dükkanını arasam durumu anlatsam uçarak gelir beni alırdı ama yalanım ortaya çıkardı, ne diyecektim, erkek kardeşim beni ekti,parasız mı kaldım diyecektim, hem zaten tek bir jetonum vardı ve jetonlu telefon bulmak bile çok zordu,ya o an Talat dükkanda yoksa boşa aramış olacaktım.Aklıma Talat'la birlikte kaldığımız pansiyon geldi, bir kulübe bulup telefonu çevirdim ve oraya not bıraktım,merak etmesinler keyfim yerinde, yakında geliyorum diye...

Zaman geçtikçe karnımda açlık zilleri çalmaya başlamış ve ben götümün derdine düşmüştüm, İstanbul günlerindeki gibi otogara gidip param yok diyerek kendimi Bodrum'a götürtecek cesaretim taa o zamanlarda kalmıştı, bir sene benim cesaretimi alıp götürmüştü, hem zaten o zaman da diyememiştim ki..

Umarsızca sahilde yürürken yanımda duran arabada iki tane 30 lu yaşlarda zararsız tipli adam benim için karnımı doyuracak bir çare olabilir miydi.Selam kelam derken adamlar buyrun bir yere gidelim, bir şeyler yiyelim der demez kendimi hamburgere saldırırken bulmuştum,karnımı doyurduktan sonra da onlara  arkadaşımla kavga ettiğim için yanından ayrıldığımı,eşyalarımı,çantamı bile almadan çıktığımı, niyetimin Bodrum'a dönmek olduğunu ama paramı almak üzere tekrar arkadaşımın yanına gideceğimi söyledim.

Böyle bir tesadüf olamaz denilen cinsten bir durumu bana yaşatan cümle 'biz de az sonra Gümbet'e gitmek üzere yola çıkacağız ' oldu.Evet adamlar Gümbet'e gideceklermiş,Allah bana yardım etti, bu kadar insanın içinde benim gideceğim yere yakın bir yere giden insanları karşıma çıkardı.Büyük Allah,güzel Allah

Bodrum yolunda iki adam önde ben arkada hoş beş ederek, makara,eğlence içinde yolculuk ettik, adamlar küfürbaz değillerdi ve tiplerine bakan bunlar devlet memuru derdi kesin.Hava karardıkça ve gideceğimiz yere yaklaştıkça Talat'ın yanına gideceğim için içim içime sığmıyordu, gece yarısı pansiyonda olacaktım ve usulca soyunup onun yanına girecektim çünkü pansiyoncunun söylediğine göre Talat o akşam evinde değil de pansiyon odamızda kalacaktı (Talat evli olduğu için arada karısından bunalınca, sevgilisi olmasa da o pansiyon da kalırdı)

Gece saat 02:00 sularında neresi olduğunu bilmediğim ıssız ağaçlıklı bir yere ihtiyaç molası vermek üzere durduk, durmaz olaydık.Önce arabayı kullanan adam yanıma gelerek kibarca benimle birlikte olmak istediğini söyledi, şok olmuştum bu adamlarda hiç öyle bir izlenim yoktu ki, ne cinsellik içerek şaka yapmışlardı nede asılmışlardı.Yapamam dememi yine kibarca reddetti, regl olduğunu söyledim (gerçekten öyleydi) bu sefer arabayı kullanan adam diğerine regl olduğumu söylediğinde öteki adam bir kadının ismini vererek, o da öyleyken yapıyordu birşey olmaz dedi. Adamlar kaba falan olsa belki bu kadar korkmazdım ama sessiz ve kibar olmaları beni daha çok korkuttu, belli ki sinsilerdi, hiç bir şekilde belli etmeden beni düzmeye getirmişlerdi, muhtemelen karşı çıksam tecavüz edeceklerdi hatta arabalarının plakasını almış olmamdan dolayı belki de öldürüp oraya atabilirlerdi bile, en iyi ihtimalle gecenin kötü it ölmez,kervan geçmez yerde beni bırakacaklardı.

Arabanın arka koltuğunda soyunmadan sadece eteğimi kaldırıp,külotumu çıkararak ayırdım bacaklarımı,arabayı kullanan adam kibarca pantolonundan çıkardığı aletiyle içime girerek sessizce içime boşaldı, sonrasında ön koltukta oturan salak ta gelerek arkadaşının çıktığı yapış yapış yere girdi, ikisinin kini toplasan bir adam birleşmesi etmeyecek bir sürede beni becerdiler.Külotumu toplamadan önce peçete isteyerek silindim ve toparlandım, sonra hiç bir şey olmamış, bu olaylar yaşanmamış gibi yola devam ettik,sanki bunlar olmamıştı, adamlar o konuyu hiç açmadılar ve sabaha karşı Gümbet'te olduk.

İki salakla birlikte bir eve girip bir kahve içene kadar arabalarının anahtarlarını bir adama vererek beni Bodrum'da kaldığım yere kadar bırakmalarını söylediklerinde hala derin nefes almamıştım, şimdi bu götüren adamda beni düzmeye kalkarsa diye, ama en azından yaşadığım yere yakın yerdeydim ve yüzüp yüzüp kuyruğuna gelmişken, bir gerzekle daha yatsam ne olacaktı.Az sonra Talat'ımın yanında olacaktım nasılsa.Adamlar bana sözlerini tuttuklarını, kaldığım yere kadar beni ulaştıracaklarını söylediklerinde her şeye rağmen teşekkür ettim, öyle ya belki onlar olmasa ben onlar kadar kibar ve sinsi olmayan pek çok salakla sevişiyor olacaktım belki de.

Arabayı kullanan adam beni bırakana kadar hiç bir şey konuşmadı,taciz etmedi,sevişmek istemedi, gideceğimiz yere gelince teşekkür edip indim.Pansiyon odamıza geldiğimde hiç bir şey söylemeden Talatın boynuna atılıp ağladım, o da yol yorgunluğundan  ve onu özlediğimden ağlıyorum falan sandı, sımsıkı sarıldı bana, adamların pisliğini atabilmek için sıcak bir duş sonrası Talat'a sarılarak manyakça uyudum ve yaşadıklarımı unutmaya çalıştım.